
Bayrak; bir insan topluluğunu, halkı, ulusu; bir ülkeyi ve o ülkede yaşayan, bayrağına saygı duyan, ona değer veren herkesi temsil eder.
Bizim bayrağımız da uzun zamandır Çerkes halkını temsil eden bir sembol olmuş, Çerkes halkıyla özdeşleşmiştir.
Bazı hakim ulus ırkçıları, bayraklarının, ülkelerinde yaşayan herkesin bayrağı olduğunu iddia ederler. "Karnının doyduğu yer vatanındır" der gibi. Doğru değildir bu söylem.
Elbette her bayrağa, o bayrağı bayraklaştıran halka saygı duymak lazım. Ama her halkın da, nerede yaşarsa yaşasın, bir bayrağı vardır.
O bayrakta bir tarih vardır. Verilen emekler, çekilen sıkıntılar, kahramanlıklar, feda edilen canlar ve bir ruh vardır.
Kimse gömlek değiştirir gibi bayrak değiştiremez! Çünkü bayrak kimliği ve aidiyeti temsil eder.
Vatanı hatırlatır.
Bayrağın ilk olarak eski Çin’de; farklı renkli kumaşların uzunca sopalara bağlanması suretiyle, savaşta iki ordunun birbirinden ayırt edilmesi için kullanıldığı söylenir.
Çerkesler de, çok eski tarihlerden beri savaşlarda bayrak taşır, onu daima en yüksekte tutar ve asla yere indirmezlerdi.
Çerkes ( Adığe ) bayrağındaki okların ve yıldızların tarihi, Sind Krallığına kadar gider. Bu nedenle, Çerkes bayrağı, dünyanın en eski bayraklarından biridir.
Çerkes bayrağının kesin olarak kabulü, Kalabatokua Şupago'nun ( Къалаубатэкъуэ Шупагуэ ) 1807 yılında toplanan halk meclisine bu bayrağın kullanılmasını teklif etmesi ile olmuştur.
Meclis, Çarlık Rusyası ile savaş halinde olan Çerkes halkını kapsayıcı bu teklifi sevinçle karşılamış ve kabul etmiştir.
Çerkes Bayrağı, Kalabatokua Şupago'nun ( Къалаубатэкъуэ Шупагуэ ) da akrabası olan, o yıllarda İstanbul’da yaşayan ve Sind Krallığı hakkında tarihi bilgisi yüksek bir hanım ile birlikte hazırlanmış, bizzat o hanım tarafından el ile işlenmiş ve Çerkes halkına hediye edilmiştir.
Savaş nedeniyle el işi bayrakların Çerkesya’ya ulaştırılması kolay olmamış; Çerkesya'ya, 1834 yılının yaz aylarında, İstanbul’dan "Цlэмэз"e, bugünkü adıyla Novorosiyskiy'e seyahat eden İngiliz araştırmacı David Urquhart tarafından getirilmiştir.
Birkaç yerde Adige Xaselerde misafir edilen David Urquhart, yaptığı zekice ve savaşan bir halka moral veren konuşmaları nedeniyle Çerkes halkının sevgisini kazanmıştı; fakat Çerkes bayrağını David Urquhart’ın icad ettiği söylemi akıl ve tarihten yoksun yaklaşımdır.
Çerkes bayrağını ilk kullanan, büyük kahraman Hırsıç Sultan'ın (Гъырцыжь Сулътlан) oğludur. Bayrağı gören bin kadar Çerkes savaşçının coşkuyla kılıçlarını yukarı kaldırarak bağırdığı ve bu sesin yankısının dağlarda ve ormanlarda uzun süre yankılandığı halk arasında anlatılan bir efsanedir.
Diasporada yapılan bir çarpıtma veya yanlış anlama da, bayrağımızdaki üç okun "Айтэчыкъуэ", "Болэтокъуэ" ve "Занокъуэ" isimli kişileri veya aileleri temsil ettiği söylemidir.
Doğrusu, bayrağımız, 1838 yılında, bu üç yönetici döneminde, ama bütün Çerkes boylarının rızası ile kabul edilmiştir.
Bugün artık Çerkes Bayrağının görünüşü ve anlamı şudur:
*- Yeşil ipek kumaş üzerine;
*- On iki yıldız; on iki Çerkes boyunu ve onların yaşadıkları bölgeleri temsil eder: 1- Abzeh 2- Bjeduğ 3- Besleney 4- Jane 5- Kabardey 6- Kemırguey 7- Mamheğ 8- Mahoş 9- Natuhay 10-Ubıh 11- Hatukuey 12- Şapsığ;
*- Barışı sembolize eden üç ok, bu üç oku sadağında bulunduranın Xabze bildiğini, gerektiğinde üç okla cesaretini ortaya koyabileceğini ve saygıyı temsil eder. Bunlar, bir Çerkesin vasıflarındandır ve Çerkes bayrağındaki anlamı da budur.
Bu bilgiler ışığında; Tha bize bu bayrağa layık olmayı ve onun gölgesi altında, Adige Xeku-Çerkesya’da, yeniden tek bir millet olarak yaşamayı nasip etsin…
( Kaynak: Абубекир Мурзаканов-Ebubekir Murzakan )
Bu tarihi süreçten geçerek günümüze gelen Çerkes bayrağı, bugün Adığe Cumhuriyeti'nin resmi bayrağıdır.
Adığe Cumhuriyeti Adığe Xase'si, 2010 yılının Mart ayında yaptığı toplantıda, 25 Nisan'ın "Çerkes Bayrağı Günü" olarak kutlanması kararı aldı ve "Çerkes Bayrağı Günü" ilk kez o yıl Adığe Cumhuriyeti'nin başkenti Maykop’ta kutlandı.
Daha sonra, 2013 yılı Temmuz ayında, Adığe Cumhuriyeti Parlamentosunda alınan bir kararla, 25 Nisan, Cumhuriyet'te bayram-resmi tatil ilan edildi.
Çerkes bayrağı, resmi olarak sadece Adığe Cumhuriyeti'nin bayrağı olsa da; Çarlık Rusyası tarafından sürgün edilmeden ve SSCB tarafından farklı siyasi birimlere bölünmeden önce olduğu gibi, bütün dünyada yaşayan Çerkeslerin ulusal bayrağı ve sembolüdür.
Çünkü Adığe Cumhuriyeti yokken, Çerkes ve Çerkes Bayrağı vardı.
Bu nedenle, "25 Nisan Çerkes Bayrağı Günü", Adığe, Kabardey-Balkar ve Karaçay-Çerkes Cumhuriyetlerinde Soçi'de, Mezdegu'da, Krasnodar'da, Stavropol'da, Moskova'da... ve bütün diaspora ülkelerinde coşkuyla kutlanıyor.
Birileri, "Çerkes Bayrağı" yerine, "Adığe Bayrağı", hatta "Adığe Cumhuriyeti Devlet Bayrağı" diyerek, Çerkes halkını Adığe, Kabardey... diye bölmek isteyenlerin oyununa geliyorlar.
Üç ok ve 12 yıldızlı, yeşil Çerkes Bayrağı, yukarıda da anlattığımız gibi, Çerkes halkının ve dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, bütün Çerkeslerin bayrağıdır.
Sovyetler Birliği yıllarında Temmuz 1922'de kurulan ilk 'devlet' örgütlenmemiz "Çerkes (Adığe) Özerk Bölgesi" idi. Aynı yılın Ekim ayında isim değişikliği yapılarak "Adığe ( Çerkes) Özerk Bölgesi" oldu. 1926'da ise sadece "Adığe Özerk Bölgesi"ne dönüştü.
Bu, Çerkes halkını Adığe, Çerkes, Kabardey, Şapsugh... olarak bölme operasyonunun ilk adımıydı.
Bu operasyon ve Çerkes ( Adığe ) halkını sadece "Adığe Cumhuriyeti"nde siyasallaştırma çabası devam ediyor.
Ve "Biz Adığe'yiz; Çerkes, Kuzey Kafkas Halklarının hepsinin ortak adıdır" söylemi de aynı uğursuz amaca hizmet ediyor.
Buna karşı uyanık olmalı, Çerkes (Adığe) halkının birliğinin garantisi bayrağına, dünyanın her yerinde sahip çıkmalıyız.
Çerkes bayrağının Adığe Cumhuriyeti'nin devlet bayrağı olmasından gurur duyuyoruz, ama o bayrak sadece Adığe Cumhuriyetinin değil; Çerkes halkının, "ben Çerkesim" diyen herkesin bayrağıdır.
Çerkesya Hareketi Haber Merkezi
21.04.2025