Çerkesler arasında devletleşme geleneğinin gelişimi karmaşık ve muğlak bir süreçtir. Çerkeslerin ( Adigelerin ) ataları arasında devletleşme süreci Hitit İmparatorluğu'nun oluşumuna temel oluşturan şehir devletlerinin ortaya çıktığı dönemde başlıyor.
En başarılı olanı, kendilerinden önceki kültürel ve politik gelenekleri miras alan Meot kabileleri arasında ortaya çıkanıydı.
M.Ö. 5. yüzyılda Meotian Birliği'nin bir parçası olan Sindler, en eski köleci devletlerden biri olan "Sindika"yı kurdular.
4. yüzyılda Hunların Kuzey Kafkasya'yı işgali Çerkeslerin siyasi ve etnik gelişimine çok ciddi zararlar verdi. Ancak etnik konsolidasyon eğilimi durmadı ve 9. Yüzyılda Cassogian Birliği kuruldu.
Bu dönemde, ortak bir coğrafya ( vatan ), dil, kültür, etnik özbilinç, feodal sosyal ilişkiler ve devlet yapısı ile Çerkes ( Adıge ) halkının oluşumu süreci tamamlandı.
Ama Timur'un liderliği altındaki Moğol-Tatar saldırıları ve işgali, Adığe toplumunun sağlamlaşma sürecini uzun süre kesintiye uğrattı ve dağılmasına yol açtı.
Kaynaklarda, bu dönemde, Çerkesleri ( Adığeleri ) belirtmek için yeni bir isim ortaya çıkıyor: "Çarkas" ( джаркас ).
Bu terim ilk olarak 12. yüzyılın Mısır kroniklerinde ve 13. Yüzyılın 30'lu yıllarında Moğol tarihçesi "Altın Efsane"de "serkesut" ( серкесут ) biçiminde karşımıza çıkıyor.
O zamandan beri Çerkeslerin ülkesi kaynaklarda Çerkesya olarak anılmaktadır.
Bir dizi bilim adamı ise, "Çerkes" teriminin kökenini bir Meotian kabilesi olan "Kerketler" ile ilişkilendirir.
Kaynak: Адыги.RU
Çerkesya Hareketi Haber Merkezi