20 Ocak’ta Rusya Federasyonu’nda burslu üniversite eğitimi almak için başvurular başlayınca biz de, orada üniversitede okuyan; okumuş; okumak isteyen gençlerle röportaj yaptık ve yayınladık.
Ürdün’den, Suriye’den, Türkiye’den ve vatandan; farklı yaşam tarzları ve hayalleri olan “sıradan” gençler, sade, net bir dille, duygu ve düşüncelerini anlattılar.
Belki daha önce hiç duymadığımız, bilmediğimiz şeyler değildi anlattıkları; ama gerçekti. Yaşanmıştı ve/veya yaşanıyordu…
Vatanımızın bir cennet olmadığını da, orada herşeyin çok güzel olmadığını da biliyoruz. Birkaç kuşaktır diasporada yaşayan bir halkın çocuklarının “hadi”” deyince valizlerini toplayıp vatana geri dönemeyeceklerini de!
Kurulu bir düzeni bozmak, sadece politik olarak vatan/anavatan dediğimiz bir coğrafyaya dönmek ve orada her şeye sıfırdan başlamak kolay değil.
Ama mümkün!
Artık, şu veya bu nedenle, vatana dönüşü düşünmeyenler, geleceklerini içerisinde yaşadıkları ülkelerde örgütlemeye çalışanlar bizim “romantik hayaller” kurduğumuzu söylerler zaman zaman.
Ama sadece biz değil; herkes hayal kuruyor. Kimisi iyi bir meslek sahibi olma, Avrupa’da veya Amerika’da daha rahat bir yaşam; kimisi “iş-eş-ev” hayali kuruyor. Biz de vatanda yaşama hayali kuruyoruz.
Onların hayallerinin ayakları ne kadar yere basıyorsa, bizimki de o kadar basıyor.
Neyin ne kadar güzel olduğu, hayattan ne beklediğinize, neyin hayalini kurduğunuza bağlıdır. Eğer hayallerinizle ve hayattan beklentilerinizle örtüşmüyorsa, dünyanın en güzel ülkesinde bile mutlu olmazsınız.
Biz, hem 150 yıllık diaspora pratiğimizden, hem de bilimsel-politik olarak Çerkes halkının diasporada varlığını devam ettiremeyeceğini biliyor, bu nedenle vatana dönmeli; onu ekonomik, siyasal, sosyal, demografik olarak güçlendirmeli; asimilasyona karşı mücadelemizi orada örgütlemeliyiz diyoruz. Çünkü vatanda “Çerkes kalma” talebimiz yasaldır, meşrudur.
Vatanda üniversite eğitimi gören, orada yaşayan gençlerle sohbetlerimizde ilk dikkatimizi çeken, hemen hepsinin bu kararı almadan önce orası hakkında bilgi sahibi olmaları, hatta daha önce orayı görmüş olmaları.
Ve vatan bilinçlerinin güçlü olması!
Bu nedenle, kurumlarımızın içerisinde yaşadığımız ülkelerde kimliğimizi, dilimizi ve kültürümüzü yaşatma çalışmaları yapmaları; ama önceliklerinin vatanla bağları güçlendirmek; anavatana dönüşü sürekli gündemde tutmak ve bu yönde atılacak her adımı desteklemek olduğuna inanıyoruz.
Bütün röportajları, bir daha okumak veya göz atmak isteyenler için bir PDF dosyasında topladık. Röportaj dizimiz boyunca attıkları güzel mesajlarla bizi motive eden herkese teşekkür ediyoruz.
Önümüzdeki senelerde bu konuyu daha çok gündemde tutacağımızı, vatanda üniversite eğitimi almak isteyen gençleri maddi ve manevi olarak desteklemeye çalışacağımızı duyuruyor; bize bu konuda destek verecek ve bizimle birlikte çalışacak herkese şimdiden teşekkür ediyoruz.
Çerkesya Gençliği