Hem Kuzey Kafkasya'daki vatanlarında hem de diasporada yaşayan Çerkesler Adığey Cumhuriyeti'nin Krasnodar Kray ile birleştirilmesi tehlikesine karşı birlik oldular. Böyle bir adımı ulusal varlıklarına yönelik bir saldırı olarak görüyorlar.
Ve endişeleri, hem Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Rus olmayan küçük Cumhuriyetleri daha büyük ve ağırlıklı olarak etnik-Rus nüfuslu oblast ve kraylar ile birleştirme kampanyasını yeniden gündeme getirmesi hem de Moskova'dan ulusların ve cumhuriyetlerin varlığına yönelik kasıtlı saldırı nedeniyle arttı.
Putin’in Arkhangelsk Oblastı ile Nenets Otonom Okrug'u üzerine planı şimdilik beklemede, en azından gelecek yıla kadar. Cumhuriyetlere ve uluslara yönelik saldırı haberi de, Çerkeslerin protestoları nedeniyle, gazetenin portalından indirildi. Buna rağmen Çerkesler, Adığey'in hala Moskova'nın vizyonunda olduğundan endişe ediyor ve Cumhuriyetlerini savunmaya çalışıyorlar. ( Echo Moskvy, May 28; Zapravakbr.ru, May 29 ).
Moskova'nın bu konudaki hesapsız bir adımı kesinlikle Çerkeslerin her zamankinden daha çok birleşmesine neden olacaktır. Çerkeslerin 600.000'den fazlası vatanlarında üç Cumhuriyete - Adıgey, Kabardino-Balkarya ve Karaçay-Çerkesya- bölünmüş olarak, 7 milyon kadarı ise diasporada yaşıyorlar.
Ama Moskova'nın bölmeye çalıştığı Çerkes alt etnik gruplarının ( Adığeler, Çerkesler, Kabardeyler, Shapsughlar... ) Rusya Federasyonu'nda yaklaşan Nüfus Sayımı'nda kendilerini "Çerkesler" olarak yazdırma kampanyasının giderek büyüdüğü de dikkat çekiyor.
Keza, Adığey'in varlığına yönelik bu tehdit, büyük ihtimal Çerkeslerin, savaş nedeniyle parçalanan Suriye'de yaşayan soydaşlarının vatanlarına dönüşlerine izin vermesi için Moskova üzerindeki baskılarını arttırmalarına neden olacaktır.
Çerkeslerin, geleceklerinin Kuzey Kafkasya'da bir Çerkes Cumhuriyeti'nin inşa edilmesine bağlı olduğuna dair inançlarının büyüyeceğini tahmin etmek de yanlış olmaz.
Çerkesler ile Moskova arasında yıllardır bir çatışma var. Ama şimdi, bu çatışma her zamankinden daha büyük olabilir ve Moskova, Çerkesleri destekleyen herkes üzerindeki baskısını arttırabilir.
Kuzey Kafkasya'da yaşayan Çerkesler geçen ay, bölgedeki ve Moskova'daki yetkililerden Rus milliyetçisi Yegor Kholmogorov'un yukarıda bahsettiğimiz saldırgan makalesini gazeteden kaldırmalarını ve bunun hükümetin resmi tutumu olmadığını açıkça kamuoyuna ilan etmelerini talep ettiler, bu konuda kamuoyuna bir de yazılı açıklama yaptılar. (NatPress, May 25)
Adıgey yetkilileri, birincisini yaptılar, ama söz vermelerine rağmen ikincisini yapmadılar. Ama sorunlar birbirleri ile ilişkili olduğu için, hem vatandaki hem de diasporadaki Çerkesler Adıgey'in Krasnodar Kray ile birleştirilmesi gibi planları kınadılar (Caucasian Knot June 2; Justicefornorthcaucasus.info, June 2). Ve Rus yetkililerin bu konuların hiçbirine açık ve net bir tavır almamaları öfkenin büyümesine neden oluyor ( NatPress, May 28 ).
Çerkesler, en azından kısmen, Nenets Özerk Okrug sakinlerinin Moskova'nın bölgesel birleşim planlarına gösterdiği direnişi gördükten sonra harekete geçtiler. Arktik bölgesindeki bu direniş, beklenenden daha yaygın ve daha güçlüydü ve Arkhangelsk Oblastı'nın tasfiye edilmesini ertelemeyi başardı. Bu direniş, Çerkesler arasında ses getirdi.
Çerkeslerin Adıgey'in statüsünün değiştirilmesi planlarına muhalefet etmeleri için üç nedenleri daha var. Birincisi, Adıgey'in dört bir tarafı etnik Rus bölgeleri ile kuşatılmış gerçek bir Rus olmayan federal subjekt olduğunu biliyorlar.
Putin'in 2004-2006 yılları arasındaki ilk birleştirme adımı diğerlerini ortadan kaldırdı. Ama Çerkeslerin sert direniş göstermeleri ve böyle bir hareketin Kuzey Kafkasya'da bir patlamayı tetikleyebileceğinden korktuğu için, Adıgey'i Krasnodar ile birleştirmeyi başaramadı. Ama Kremlin'in lideri bu hedefinden vazgeçmiş değil ve Adıgey açıkça bir sonraki hedef.
İkincisi, Çerkesler bu son iki çıkışın - Kholmogorov'un makalesinin ve Adıgey Cumhuriyeti'ndeki Slavlar Birliği'nin son çağrılarının - Moskova'nın Adıgey'e karşı hareketinin öncelikle Çerkeslere, ama en genelinde bütün Rus olmayanlara karşı bir hamle olduğunun farkındalar. Kısaca, Rus olmayan ulusları Ruslaştırma ve Putin'in “devleti oluşturan ulus” olarak adlandırdığı şeyle birleştirme çabası.
Eğer başarılı olursa, Çerkeslerin vatanlarındaki varlıklarının-tarihlerinin sona erme tehlikesi var. Bunu düşünmeleri için haklı nedenleri var, çünkü Adıgey Cumhuriyeti'nin 440 000 olan nüfusunun sadece dörtte biri Adığe ( Çerkesler kendileri Adığe olarak tanımlıyorlar ) ve birleşme sonrası neredeyse tamamı Rus olan 5,6 milyonluk bir nüfus içerisinde bulacaklar kendilerini.
Üçüncüsü, Çerkesler, Adıge'ye yönelik bu hareketin, ortak bir Çerkes kimliği üzerinde ve tek bir Çerkes Cumhuriyeti'nde birleşme planlarına karşı bir hamle olduğunu biliyorlar. Shapsughlar otonom bölgelerini daha önce kaybettiler, şimdi Adığey'in Krasnodar ile birleştirilerek yok edilmesi durumunda geleceklerinin şimdi olduğundan daha büyük bir tehdit altında olacağını biliyorlar (Kavkazr, November 23, 2018).
Sonuç olarak, hem anavatandaki hem de diasporadaki Çerkesler son 15 yılda herhangi bir zamanda olduğundan daha fazla birlik oldular.
Çerkes aktivistler, Cumhuriyetlere ve uluslara karşı taşıdığı tehditler nedeniyle ülkelerinin üyelerini Putin’in anayasa değişikliklerine karşı oy kullanmaya çağırıyorlar. Bu, Moskova'nın ( Adıgey'i Krasnodar ile birleştime planlarını ) 1 Temmuz oylamasından sonraya bırakacağı anlamına gelebilir.
Ancak Çerkeslerin, Putin'in geçmişteki yaklaşımını göz önüne aldıklarında, herhangi bir ertelemenin geçici olacağından korkmaları için geçerli nedenleri var ve Adygey'i kurtarmak için 15 yıl önce olduğu gibi baskı yapmaya devam etmeleri gerektiğini biliyorlar.
Çeviri: Çerkesya Hareketi Haber Merkezi
Kaynak: jamestown.org