Chendjeshawa Artur (Çerkessk): 'Çerkes Kalın, Umudunuzu Yitirmeyin, Her Şey Yoluna Girecek'

#6701 Ekleme Tarihi 17/02/2021 09:59:36
Röportaj Dizisi(22)

* Öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğin için çok teşekkür ederiz. Bize kendini kısaca tanıtır mısın?

- Sohbete katıldığım için ben de çok mutluyum. Benim adım Arthur Kencheshaov. Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti'nin Çerkessk şehrinde yaşıyorum. Şiirler, şarkılar ve senaryolar yazıyorum, "Arkhyz 24" (Архыз 24) uydu kanalında TV sunucusu ve editör olarak çalışıyorum

* Şiire ilgin ne zaman başladı? İlk şiirini yazdığın zamanı hatırlıyor musun? Ve bu şiirini hangi dilde yazmıştın?

- Şiire ilgim, ben daha 10 yaşlarındayken başladı. Sonra ilk şiiri yazdım, adı "Kafkasya" idi. Rusça yazmıştım. Şiir benim için hala en önemli konulardan biri olmaya devam ediyor. 

Son zamanlarda daha çok Çerkesçe yazmaya çalışıyorum ve daha şimdiden Çerkesçe yazdığım birkaç şiirim var.

Anadilimde iyi konuşuyorum, okuyup yazabiliyorum; ancak nedense şiirler kafamda Rusça olarak doğuyor. Bunun dezavantajları ve avantajları var.

Birincisi, dilimizi bilmeyen, ama Çerkes tarihine ve kültürüne ilgisi olan gençlere hitap edebilirim. İkincisi, diğer milletlerin temsilcilerine Çerkesleri anlatabilirim. Ve üçüncüsü, farklı lehçeleri ile tüm Çerkes halkını kucaklayabilirim.

Ama daha çoktur  Adigabze yazmayı da planlıyorum.

* Şiirlerinde hangi konulara değiniyorsun? Ne amaçla şiir yazıyorsun? Sanat için mi yoksa toplum için mi?

- Konular tamamen farklı. Hayatımızın farklı yönlerini ele almaya çalışıyorum. Aşk, felsefi konular, sosyal sorunlar, politik konular ve tabii ki Çerkes halkının tarihi ve mevcut durumu üzerine yazıyorum. Ama her şeyden önce kafamı, beni rahatsız eden düşüncelerden ve kalbimi; onu bunaltan duygulardan kurtarmak için yazıyorum.

Muhtemelen bu benim için belli bir psikoterapi süreci. Bazen bana öyle geliyor ki, duygularımı ve düşüncelerimi kağıda dökmezsem, bir noktada kafam patlayacak.

Ve tabi ki şiirlerimin toplumda ve insanların kalbinde yankılanması beni mutlu ediyor.

* 100'den fazla şiirin, şarkı sözü olarak kullanıldı. Aralarında gerçekten çok sevdiğim şarkılar da var. Mesela Dzybe (Dzybov) Muhammed'in "Çerkeslerin Marşı"; Byshtekue (Bishtov) Azamet'in "Çerkes Bayrağı" ve "Çerkes Olduğunu Unutma" gibi. Bu şarkılar hakkında ne düşünüyorsun?

- Bu şarkılar benim için çok değerli; çünkü insanların kaderi üzerine duygularımı ve endişelerimi çok iyi yansıtıyorlar. Tabii ki, bana bir şarkı sipariş ettikleri zamanlar da oluyor ve "sipariş üzerine" de yazıyorum, kalbimi koymadan. Ancak bu çok nadiren oluyor.

* Seni biraz tanıdıktan sonra şimdi röportajımızın ana konusuna dönmek istiyorum. Arthur, bize Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti'ndeki (KCR) yaşam hakkında biraz bilgi verebilir misin?

- Burası çok rahat ve güzel bir Cumhuriyet'tir. Bölgemizin en sessizlerinden biri. Etnik ilişkilerin gergin olduğu, çok tehlikeli anlar da yaşadık. Ancak, Yüce Tanrı'ya şükür, Karaçay Çerkes Cumhuriyeti halklarının bilgeliği bunu engelleyebildi.

Bugün her şey çok daha sakinleşti. Birbirimizle daha fazla iletişim kuruyoruz. Ben de dahil olmak üzere herkesin, içtenlikle gurur duyduğum, farklı milletlerden birçok arkadaşı var.

Burada kültürler iç içe geçmiş durumda ve her alanda işbirliği var. Bazı bireysel provokatörlerin ve vicdansız politikacıların toplumdan destek bulamamalarına; insanların halklar arasındaki dostluğun değerini fark etmelerine çok seviniyorum. Şimdi, birlikte Cumhuriyet'in kültürel ve sosyo-ekonomik kalkınmasına odaklanmalıyız.

* Karaçay Çerkes Cumhuriyeti'ndeki Çerkeslerin siyasi ve kültürel durumu nasıl? "İki uluslu model" iyi çalışıyor mu? Yoksa zaman Çerkeslere karşı mı akıyor?

- Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti'nde beş "titular" halk birlikte yaşıyor ve bu halklar arasında denge ve uyumu sağlamak her zaman kolay olmuyor. Bu zor bir süreç.

Elbette bazı çarpıklıklar var. Ancak, genel olarak, eşitlik ilkesi işliyor.

Cumhuriyetimizde, halkların iktidarda eşit temsili sorunu "kabilecilik" nedeniyle bir kenara itildi. Sıradan insanlar her yerde sıradan insanlardır ve kabilelerin sorunları herkesi ilgilendiriyor.

Karaçay Çerkes Cumhuriyeti'nde yaşayan Çerkeslere gelince; şu anda gerçekten birçok sorunları var. Ama bence bunun nedeni Çerkeslerin kendisidir. Birlik eksikliği ve seçkinler arası mücadele nedeniyle sıradan insanlar acı çekiyor.

Burada Çerkeslerde gördüğüm pasiflik beni endişelendiriyor. Evet, insanlar için faydalı bir şeyler yapmaya çalışan aktivistler ve gönüllüler var; ancak genel olarak insanlar kendilerini geri çektiler, özel sorunlarına yoğunlaştılar, gençlik bile.

Neyle bağlantılı olduğunu bilmiyorum ve bu durum beni korkutuyor.

Kanımca hiçbir şey ve hiç kimse Çerkeslerin kültürlerini yeniden canlandırmalarına, dillerini korumalarına ve gençlerin eğitimi konusuna karşı değil. Her şey bizim elimizde!

* Karaçay Çerkes Cumhuriyeti Çerkesleri ile Kabardey-Balkar ve Adığe Cumhuriyetleri Çerkesleri arasındaki ilişkiler nasıl gelişiyor?

- Bu yönde çok olumlu gelişmeler var. Bu nedenle kamu kurumlarımıza ve ulusal örgütlerimize teşekkür etmeliyiz. Tabii sosyal ağlar da bu konuda önemli bir rol oynuyor.

Karaçay Çerkes Cumhuriyeti ile Kabardey Balkar Cumhuriyeti Çerkeslerinin entegrasyonu oldukça yüksek seviyededir. Gençler aralarında iletişim kuruyor, birbirlerini ziyaret ediyor, ortak etkinlikler düzenliyor ve projeler geliştiriyorlar.

En sevindirici olan ise, tek bir ulus olduğumuz anlayışı, bilincimize giderek daha sağlam ve daha emin bir şekilde giriyor. Sovyet terminolojisinin aramızda yarattığı yapay engeller çok hızlı bir şekilde ortadan kalkıyor.

Adığey Cumhuriyeti ile ilişkilerimiz ise ne yazık ki hala zayıf. Umarım bu da geçicidir.

* Diasporada yaşayan Çerkesler hakkında ne biliyorsunuz? Diaspora ile ilişkileriniz var mı? Daha önce herhangi bir diaspora ülkesine gittiyseniz, bize diasporadaki Çerkeslerle ilgili gözlemlerinizi anlatır mısınız?

- Diasporada yaşayan Çerkeslerle çok fazla temasım yok. Bazen Türkiye, Ürdün ve ABD'den soydaşlarımızla iletişim kuruyorum. Ürdün'de, ataları 19. yüzyılda oraya giden bir akrabamı bile buldum. Bu kadar uzun zaman sonra birbirimizi yeniden bulmamız harika. Bu arada, o da yaratıcı bir insan ve aynı zamanda televizyonla da ilgileniyor.

Bir de, Çek Cumhuriyeti ve Almanya'daki Çerkeslerden arkadaşlarım var.

Gözlemlerime gelince, şunu söyleyeceğim: Elbette, hepimiz içinde bulduğumuz farklı toplumların ve ülkelerin kültürel ve zihinsel değerlerini, gözle görülür şekilde alıyoruz.

Ancak özümüz -Adığe ve Adığe Xabze, içimizde kalıyor. Bu, kesinlikle her yerde görülüyor. Ve bu, Çerkes halkının yeniden birleşmesinde büyük rol oynayacak en önemli faktördür.

* Diaspora ve Anavatan arasındaki ilişkileri geliştirmek için neler yapılabilir?

- Bence gençlerle temaslara daha fazla çaba ağırlık verilmelidir. İnternet çok güzel bir araç. Çeşitli konularda iletişim kurabileceğimiz ve işbirliği yapabileceğimiz sanal bir altyapı, dijital bir platform oluşturabiliriz. Artık toplantılar ve kongreler bile uzaktan yapılabiliyor. Bunlar çok büyük fırsatlar.

Bence, yaşamın çeşitli alanlarında geleceğin liderlerini ve uzmanlarını eğitmek için kendi Yürütme Komitesi ve Komiteleriyle bir "Dünya Çerkes Gençliği Birliği" yaratmak gerekiyor.

Hala dünya Çerkesleri arasında iletişim kurmak için bir sosyal ağ ve uydu Çerkes TV kanalı kuramadık. Zaman hızla değişiyor ve bunlara uyum sağlamamız gerekiyor. 1990'ların ve 2000'lerin yaklaşımları artık geçerli değil ve hatta artık, 2021'de bunlar bizim için zararlı.

* Diaspora'da "Anavatan" denilince, daha çok Maykop ve Nalçik akla geliyor. Çerkessk'in Çerkes dünyasında tanınırlığını artırmak için neler yapılabilir?

- Çerkessk'te tüm Çerkesleri kucaklayacak daha fazla etkinlik örgütlememiz gerektiğini düşünüyorum. Kültürel ve tarihi öneme sahip yeni nesneler oluşturup bunları İnternette tanıtmalıyız.

Örneğin, Ali-Berduko ( Али-Бердуко ) köyünde Çerkesya'nın savunucuları için, diğer Cumhuriyetlerde benzeri olmayan harika bir anıt var. Yakın zamanda orada bir etnografya müzesi açıldı. Bence her Çerkes onu ziyaret etmeli.

Bu tür örnekleri çoğaltmak ve böylelikle bölgeyi Çerkes dünyasında tanıtmak gerekiyor.

Başka bir örnek, Kabardey-Balkar'dan gençler, bir kaç kez, olağanüstü sosyal ve politik figür olan Yuri Khamzatovich Kalmıykov'un (Юрию Хамзатовичу Калмыкову) anıtını ziyaret etmek için Cumhuriyetimize geldiler. Şaşırtıcı bir şey, artık aramızda olmamasına rağmen, onun anısı halkımızı aydınlatmaya ve birlik ışığı yaymaya devam ediyor.

* Vatana dönmek isteyenler dil ve kültür açısından hayata uyum sağlayabilirler mi? Bu konu hakkında ne düşünüyorsun?

- Bu, elbette mümkün. Anavatanına dönen ve buraya hızla adapte olmayı başaran birçok insan tanıyorum. Artık burada kendilerini çok rahat hissediyorlar.

Evet, zor; çok zor. Bunu başaran, bu adımı atmaya karar veren kardeşlerimi içtenlikle takdir ediyorum ve Kafkasya'daki Çerkeslerin onlara bir şekilde yardım etmeleri, geri dönenlerin karşılaşabileceği sorunları hafifletmeye çalışmaları gerektiğini düşünüyorum.

* Diasporadaki gençler üniversitede okumak veya yaşamak için vatana dönüyor; ama genellikle Maykop'u veya Nalçik'i tercih ediyorlar. Çerkessk'e bu amaçla gelen gençler var mı? Genel olarak bu düşünceyle vatana dönen gençler hakkında ne düşünüyorsun?

- Bu gençlere özel bir sıcaklık duyuyor ve onlar için içtenlikle endişeleniyorum. Ne yazık ki, çok az insan Çerkessk'e geliyor, genellikle Nalçik' ve Maykop'u tercih ediyorlar.

Ama diasporadan Çerkesleri gördüğümde inanın çok seviniyor, burada bir yer edinebileceklerini ve kalabileceklerini umuyorum.

* Son olarak diasporada yaşayan gençlere ne söylemek istersin?

- Büyük büyükbabalarımız çok zor bir yola girdiler, pek çok zorluğa ve acıya göğüs gerdiler. Onların bize bıraktıkları mirası, nerede yaşıyor olursak olalım, kaybetmeye hakkımız yok.

Ne olursa olsun Çerkes kalın. Kültürel ve entelektüel olarak kendinizi geliştirin, çocuklarınızı Adığe ruhu ile eğitin.

Başta finansal olmak üzere, çeşitli nedenlerle, herkesin anavatanını ziyaret bile edemeyeceğini anlıyorum. Ancak Anavatan ile bağlantınızı koparmayın, tarihimizi, kültürümüzü ve dilimizi öğrenmek için çabalayın.

Sonuçta, Adıge Xeku içimizde yaşıyor! Ve her birimiz onun eşsiz ve yeri doldurulamaz parçacığıyız.

Adığe kalın! Her şey çok güzel olacak...

Diline sağlık Arthur. Teşekkür ederiz.

Çerkesya
Diğer Haberler
  • facebook sharing buttonFacebook
  • twitter sharing buttonTwitter
  • pinterest sharing buttonPinterest
  • linkedin sharing buttonLinkedin
  • tumblr sharing buttonTumblr
  • vk sharing buttonvk
  • odnoklassniki sharing buttonOdnoklassniki
  • reddit sharing buttonReddit
  • whatsapp sharing buttonWhatsapp
  • googlebookmarks sharing buttonGoogle Bookmarks