"Kendi halkımı idealleştirmek istemiyorum, fakat her normal insan gibi, onu severim, onun tarihinin kıymetini bilir ve gurur duyarım... Bence, bu his olmadan insan manevi temelini kaybeder, hayatta dayanağı bir şeyi olmaz. Ve başka halklara da saygısı olmaz..."
“Dağlıların şerefli evladı” Kalmık Yura, 1 Ocak 1934’de Karaçay Çerkes Cumhuriyeti’nin Çerkesk şehrinin Abazakt köyü’nde doğdu.
1949-1952 yılları arasında Çerkesk Sağlık Orta Meslek Okulu’nu bitirdikten sonra 1957 yılında Leningrad Üniversitesi Hukuk Fakültesi’den diplomasını aldı.
1957-1959 yıllarında Karaçay-Çerkes Özerk Bölgesi Habez İlçesinde hakim olarak görev yaptıktan sonra yeniden eğitimine devam etti.
1963 yılında Stavropol Hukuk Enstitüsünde doktorasına başladı. 1971’de ise hukuk doktoru oldu.
1972 yılında Saratov Hukuk Enstitüsü’nde Medeni Hukuk Kürsüsü Başkanı ve profesör oldu. Bir süre sonra haksız bir şekilde kürsü başkanlığı görevinden alındıysa da Akademik çalışmalarına devam etti.
Kalmık Yura, çeşitli hukuk teorisi, medeni hukuk problemleri ile ilgili temel eserlerin ve ders kitaplarının sahibidir. Ekonomik ilişkilerin hukuki esasları, medeni hukuk prensipleri, ekonominin esas ögeleri, ekonomik ve hukuki statü, medeni ve hukuki sorumluluk gibi konular üzerinde çalışmıştır.
Kalmık Yura, 1989 yılında Saratov seçim bölgelerinden birinden SSCB Yüksek Kurulu’na milletvekili seçildi. Bir süre sonra SSCB Yüksek Kurulu’nda Yasama ve Hukuk Komitesi Başkan Yardımcısı seçildi. 1990-1991 yıllarında komitenin başkanlığını yaptı.
1990 yılında mülkiyet kanunları hakkında SSCB Kanunu, SSCB ve Cumhuriyetlerin Mevzuatının esasları, hazırlanmasında görev aldı.
1991 yılında RFSSC Fahri Bilim Adamı ödülünü aldı.
SSCB’nin dağılmasından sonra, RF Devlet Başkanı nezdinde Özel Hukuk Araştırma Merkezi’ne girdi, başkan yardımcılığı ve kurul başkanlığı yaptı. RF’nin yeni vatandaşlık yasasının hazırlanmasına rehberlik etti.
Kalmık Yura’nın, RF merkezi bürokrasisindeki görevlerinin haricinde onu kendi halkının gözünde unutulmaz kılan en önemli özelliği o dönemde yükselen milli hareketlere olan duyarlılığı ve yol göstericiliğidir.
1991’in Mayıs ayında Uluslararası Çerkes Birliği’nin, 1992’nin Ocak ayında da Kabardey Halk Kongresi’nin başkanlığına seçildi.
Bu dönemde Kabardey ve Balkar halklarının egemenlik ve sınır problemlerinin barışçıl ve kardeşlik hukuku içinde çözülmesi için çalıştı. Yerel cumhuriyet yöneticilerinin provakatif çabalarına karşı halkının yanında durdu.
1992 yılı 14 Ağustos’unda Gürcistan’ın Abhazya’ya saldırması üzerine başkanlığı yaptığı örgütler aracılığıyla Abhaz kardeşlerine sahip çıktı.
Kalmık Yura, 24 Eylül, 4 Ekim tarihlerinde Nalçik’de yerel yönetimin açık provakasyonları ile yükselen öfkeli protesto mitinglerinde, Kabardey Halk Kongresi’ne yardımcı oldu, halkın yükselen haklı öfkesinin yatıştırılmasına, bir süre önce tutuklanan Kafkas Halkları Konfederasyonu Başkanı, Kabardey Halk Kongresi Başkan Yardımcısı Şenibe Musa (Yura)’nın serbest bırakılmasına büyük katkı sağladı.
1993 yılı Şubat ayında Abhazya’nın haklı mücadelesini dünya kamuoyuna anlatmak için bir heyet ile ABD’de (Atlanta-Georgia) Carter Center’ın düzenlediği “Kuzey Kafkasya’daki Durum” adlı uluslararası toplantıya katıldı. New Jersey’deki Kafkas Diasporası temsilcileri ile görüşmeler yaptı.
1993 yılı başında yapılan Kabardey-Balkar parlamentosu seçimlerinde, yerel yönetimin baskısıyla, aday olduğu Çegem köyünden milletvekili olarak seçtirilmedi. Ama Kalmık Yura, 1993 yılının Nisan ayında R.F. Adalet Bakanlığına vekâlet etmeye başladı, Ağustos ayında da resmen Adalet Bakanı oldu.
Kalmık Yura, yerel cumhuriyet yöneticilerden gördüğü olumsuz davranışlardan büyük bir hayal kırıklığı yaşadığı için önce Kabardey Halk Kongresi’nin başkanlığını bıraktı. 29 Ekim 1993’de de işlerinin yoğunluğunu vurgulayarak tekrar başkanlığa seçildiği Uluslararası Çerkes Birliği Başkanlığı görevinden ayrıldı.
1993 yılında Rusya Birlik ve Uzlaşma Partisi (PRES) listesinden Rusya Devlet Duması milletvekilliğine seçildi fakat bir süre sonra partisinden istifa ederek yoluna bağımsız olarak devam etti.
1994 yılında “RF Fahri Hukukçusu” unvanını alan Kalmık Yura’nın politik hayatının en göz kamaştırıcı duruşu 30 Kasım 1994 günü katıldığı “Güvenlik Konseyi” toplantısında ortaya çıkmıştı.
Çeçenistan’daki durumu görüşmek için 29 Kasım’da da Kalmık Yura’nın çağrılmadığı bir ön toplantı yapan RF “Güvenlik Konseyi” üyeleri, “Çeçen Problemi”nin güç kullanılarak çözülmesi yönünde bir karara varmışlardı. İkinci toplantıda kararı öğrenen Kalmık Yura bu plana karşı çıktı. Çeçenistan’a müdahalenin anayasaya aykırı olduğunu ifade eden geniş bir hukuki sunum yaptı, sorunun askeri yöntemlerle değil siyasi ve barış görüşmeleriyle çözülmesinde ısrar etti. Fakat sözleri dikkate alınmadı, “Güvenlik Konseyi”nden Çeçenistan’a müdahale kararı çıktı. Bunun üzerine Kalmık Yura aynı gün Devlet Başkanı Boris Yeltsin’e istifa dilekçesini verdi.
Kalmık Yura bununla yetinmedi. Savaşı engellemek için Çeçenistan Cumhuriyeti Devlet Başkanı Cohar Dudayev ile de görüşmek istedi. Başbakan Viktor Çernomırdin’den izin alıp Kuzey Kafkasya’ya gitti. Ona Kuzey Kafkasya’da Kabardey-Adige Khase Yöneticisi Valeri Hatajukov mihmandarlık yaptı.
Bu süreci Kalmık Yura “Yoldaki Dönemeçler” adlı kitabında şu şekilde anlatmaktadır:
“…Mineralniye Vodi şehrinde beni Kabardey Khase Yöneticisi Valeri Hatajukov karşıladı ve akşama doğru Nalçik şehrine götürdü. Zaman geçirmek için yerel milli tiyatrodaki piyesi izlemeye gittiğimizi hatırlıyorum. Valeri ile salona girdiğimiz zaman salonda bulunan seyirciler bizi alkışladı ve yerlerinden kalkıp tebessümle selamladılar. Bu aniden oldu ve biraz mahçup olduğumu hissettim. Herkesi başımla selamlayarak, hızlı bir şekilde yerime oturdum.
Sabah erkenden Grozni’ye gittik. Yollarda çok sayıda kontrol noktaları ve görevliler vardı, havada ise çakacak yıldırımların kokusu. Bizi yollardaki kontrol noktalarında bulunan Çeçen görevlileri çok iyi karşıladılar. Valeriy Hatajukov’un görünmesi onlara yetiyordu (onu herkes Kafkasya Halkları Konfederasyonu’ndan tanıyordu) veya kısaca bilgi veriyordu.
Çeçenler de geleneksel olarak şöyle konuşuyorlardı: “A, Siz Kabardey misiniz! Kardeşler size iyi yolculuklar. Dikkatli olun buralarda haydutlar da az değil.”
Çeçenler bize nerelerde tehlikeli görüşmeler olabileceğini anlatarak, oralarda hiçbir şartta durmamamız gerektiğini söylüyorlardı.
Sonunda öğlen saatlerinde rahat bir şekilde Çeçenistan Cumhuriyeti’nin başkentine ulaştık. Grozniy şehri merkezinde mitingler bitmiyor, insanlar daire kurup dönerek askeri danslarını icra ediyor, Devlet Başkanlığı Sarayı önündeki meydanda ise, muhalefet güçlerinin boya sürülmüş vurulan tankları görülüyordu.
Valeri Hatajukov’un yardımıyla rahatça Saray’a girdik. Orada Çeçenistan Devlet Başkan Yardımcısı Z. Yandarbiyev ile iki saat sohbet ettik. Dudayev yoktu, ancak ilerleyen dakikalar içinde yanımıza gelecekti. Bu arada Yandarbiyev, tanklar ile şehirde ve saray önündeki meydanda yapılan çarpışmalar ve savaştan bahsetti.
Yandarbiyev, muhalefetin insanları insafsızca ve acımasızca öne sürdüğünü ve onlardan bazılarının tanklarda yandığını, geri kalanların ise Çeçenler tarafından esir alındığını söyledi. Sohbetimiz devam ederken, Çeçenistan Cumhuriyeti Devlet Başkan Yardımcısı Zelimhan Yandarbiyev bir ara özür dileyerek bizden izin istedi ve odasının bir köşesine giderek halının üzerinde sessizce namazını kıldı.
Daha sonra Çeçenistan Cumhuriyeti Devlet Başkanı Cohar Dudayev’in Yardımcısı yanımıza geldi ve devlet başkanının odasında olduğunu söyleyerek, beni davet etti. Bundan önce ben Cohar Dudayev’le iki defa görüşmüştüm: Sanırım 1992 yılının İlkbaharında “Kafkasya Evi” Konferansı’nda ve aynı yılın Eylül ayında Abhazya’da savaş sürdüğü dönemde... Kısacası onunla eskiden biraz tanışıklığımız vardı.
Dudayev beni çok iyi karşıladı ve neredeyse Yandarbiyev’in bize anlattığı şeyleri yineledi. Aslında bir konu ilgimi çekiyordu: Çeçenistan Cumhuriyeti Devlet Başkanı Cohar Dudayev, Rusya Federasyonu yöneticileriyle görüşmeler yapacak mıydı?
Mesela, Rusya Federasyonu Başbakanı Viktor Çernomırdin ile görüşecek mi, görüşmeyecek miydi? Dudayev, uzun süredir böyle bir isteğinin olduğunu ve Başbakan Çemomirdin’le ön şartsız, istediği yerde ve istediği zaman görüşmeye hazır olduğunu söyledi.
Çeçenistan Cumhuriyeti Devlet Başkanı Cohar Dudayev, esirler ile ilgili hiçbir problemin olmadığını ve bir müddet sonra onların serbest bırakılacağını taahhüt etti. Bu insanlar (esirler) için, başkent Grozni’ye gelen Rusya Devlet Duması Milletvekilleri’ne tabii ki yaptığım görüşmeler ile ilgili bilgi verdim.
Biz daha sonra, Devlet Başkanı Cohar Dudayev ile Çeçenistan’ın problemleri hakkında, Çeçenistan’ın Federal Yönetim ile ilişkileri hakkında uzun uzun konuştuk. Akşama doğru ise yanımdaki yol arkadaşlarımla birlikte, geriye döndük.
Ertesi gün ben Moskova’daydım. Başbakan Viktor Çernomırdin ile görüştüm ve ona Devlet Başkanı Cohar Dudayev ile yaptığım görüşmenin sonuçları hakkında bilgi verdim. Başbakan Viktor Çernomırdin, Çeçenistan Cumhuriyeti Devlet Başkanı Cohar Dudayev ile görüşmek için hazır olduğuna beni inandırsa da, ben bu problemin barış yoluyla çözülmesi için ümitlerin tükendiğini hissediyordum. Makine artık çalıştırılmıştı. Graçev zafer kazanacağına inandığı savaşa hazırlanıyordu. Yeni 1995 yılının yılbaşı gecesinde, Graçev’in komutanlık “yeteneğinin” nasıl ortaya çıktığını, şimdi tüm dünya biliyor…”
Kalmık Yura savaşın başlamasından sonra da boş durmadı. Duma’da milletvekili olarak da görev yapan Kalmık Yura, her fırsatta Çeçen işgaline karşı onurlu bir tavır sergiledi. 300’ü aşkın milletvekiline imzalattığı bir deklarasyonla, Çeçen savaşının derhal durdurulmasını talep etti. Duma’dan aldığı temsil yetkisiyle Rusya Anayasa Mahkemesi’nde Çeçen işgalinin hukuksuz olduğunu savundu. Yeltsin’in avukatlarını rezil ederek zor durumda bıraktı.
1996 yılından itibaren Rusya Özel Hukuk Okulu’nun rektörlüğünü de yapan Kalmık Yura, Rusya’nın en ünlü vatandaşlık hukuku ve özel hukuk uzmanlarının başında geliyordu.
100 ilmi makale ve 10 kitabın yazarı olan Kalmık Yura, ömrünün son dönemlerinde çok yorgun ve kırgındı. Kalbi kendisini çok zorluyordu. Oysa 65 yaş Kafkas insanı için genç sayılabilecek bir yaştı. Son günlerinde hep ölümden bahseder olmuştu. Hanımına yaptığı bir vasiyette “aman beni Moskova’da komünistlerin yaptığı gibi takım elbise ile gömmeyin. Beni vatan topraklarında Müslüman mezarlığında kefenimle gömün” demişti.
Üç kız çocuk babası olan Kalmık Yura, 16 Ocak 1997 tarihinde Çerkessk’e Kafkas Halkları Konferansı’na gitmek üzere geldiği Mineralniya Vodi şehri havaalanında uçaktan inerken geçirdiği ani rahatsızlık sonucu hayatını kaybetti.
17 Ocak 1997 tarihinde yapılan cenaze merasimine, RF merkezi yönetiminden ve Kuzey Kafkasya’nın bütün cumhuriyetlerinden resmi temsilciler katıldı. Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti’nin başkenti Çerkesk’te yapılan resmi törenden sonra Kalmık Yura, doğduğu yer olan Habez’e bağlı Abazakt köyünde defnedildi.
Yıllarca Kabardey Halk Kongresi başkanlığı yapan, Kabardey-Balkar Cumhuriyeti’ni iç savaşın eşiğinden döndüren Kalmık Yura’nın cenazesine Kabardey-Balkar Cumhuriyeti’nden hiçbir resmi görevli katılmadı.
Kalmık Yura! köyünde kendisi için yaptırılan anıt mezarda yatıyor.
Çeçenlerin tabiriyle “Dağlıların şerefli evladı”nın ruhu şad olsun...
Kaynak: Samsun Birleşik Kafkasya Derneği