Alman akademik yayınevi "DeGruyter", 30 ciltlik "AVRUPA VE ÇERKESYA: 1760-1870" kitap serisini yayınlamaya başlıyor.
Cambridge Üniversitesi'nde doktora öğrencisi olan Azamat Kumykov, bu eşsiz kaynakların yayınlanmasının Çerkeslerin modern tarihinin anlaşılmasını önemli ölçüde geliştireceğini ve kitabın, bilim insanları nezaretinde yayına hazırlandığını söyledi.
Tarihçi Georgy Mamuliya ( Георгий Мамулия ) ve Naima Neflyaşeva ( Hаима Нефляшева ) yeni projenin bir çok eşsiz belge içerdiğini söylüyorlar.
Cambridge Üniversitesi'nden doktora öğrencisi Azamat Kumykov, 31 Ocak'ta "KavkazUzel" muhabirine şunları söyledi:
" 'Avrupa ve Çerkesya: 1760-1870' kitap serisi sayesinde, Büyük Britanya, Fransa, Almanya, Avusturya, İtalya, Türkiye, İran, Hollanda, Rusya, ABD, Ukrayna ve Gürcistan arşivlerinden daha önce hiç yayınlanmamış bir çok belgenin bilimsel dolaşıma girmesi mümkün olacak.
"Karadeniz kıyılarında yaşayan Çerkes kabileleriyle ticari ilişkiler kurmaya çalışan bir tüccarın anıları ve yazışmaları; Rafael de Scassi ve diplomat Tebu de Marigny, Prens Sefer Bey Zanoko ve İmam Mansur ile görüşme kayıtları gibi eşsiz ve değerli materyaller; İngiliz diplomat ve yazar David Urquhart'ın kişisel arşivinden belgeler; Çerkes prens ve beylerinden mektuplar; ayrıca Çerkes meselesine ve Kuzey Kafkasya ile Transkafkasya'daki duruma ilgi gösteren bütün büyük güçlerin temsilcilerinin seyahat ve etnografik notları, diplomatik yazışmalar, istihbarat belgeleri ve çok daha fazlası".
Önümüzdeki 10-12 yıl içinde tamamen yayınlanması planlanan kitap serisi, Cambridge ve Oxford üniversitelerinden kendisi ve 17 profesör doktorun yönetiminde çalışan büyük bir grup bilim insanı (tarihçiler, dilbilimciler, el yazması uzmanları) tarafından son yıllarda belirlenen ve hazırlanan materyallere dayanmakta.
"Bu eşsiz kaynakların yayınlanmasının, Çerkeslerin ve Kafkasya'nın diğer halklarının modern tarihine dair anlayışımızı önemli ölçüde geliştireceği, onu Avrupa tarihçiliğinde hak ettiği yere yerleştireceği ve önemli bir yere sahip olacağı varsayılmakta.
"Ayrıca 19. yüzyılın ilk yarısındaki Avrupa Siyaseti ve Doğu Sorunu tarihi üzerinde de önemli düzenlemeler yapılmasına vesile olacaktır" diyor, Azamat Kumykov, projenin önemi hakkında.
Dizinin editörlerinden tarihçi, Fransa Yüksek Kamusal Siyasi Araştırmalar Okulu (EHESS) doktoru Georgy Mamuliya, proje hakkında görüşlerini dile getirirken, projenin temel ayırt edici özelliklerinin bilimsel yeniliği ve ölçeği olduğunu vurguladı.
Georgy Mamuliya, KavkazUzel muhabirine, "Kronolojik olarak bir asırdan fazla süren olayları kapsıyor. Yani Çerkeslerin dış dünyada giderek daha fazla tanınmaya başladığı ve Çerkes meselesinin uluslararası ilişkilerin gündeminde yer aldığı bir yüzyılı" dedi.
Tarihçi, "projenin, bilimsel bir bakış açısıyla, Çerkesya ve bahsedilen dönemin Çerkeslerinin tarihi ile ilgili tüm devletlerin arşiv belgelerini ve materyallerini incelemeyi ve uygun bilimsel yorumlarla yayınlamayı amaçladığını" söyledi.
"Birincisi, şimdiye kadar, bu konuyu inceleyen bilim insanlarının büyük çoğunluğu (çoğunlukla kendi kontrolleri dışındaki nedenlerle) yalnızca Rus arşivlerinden materyaller kullandılar.
"İkincisi, şüphesiz, Rus İmparatorluğu tarafından Çerkesya'nın fethinin tarihi hakkında önemli kaynaklardı. Ama bu uzak olayları imparatorluğun çıkarları ve bu olaylara dahil olan kişilerin: ordu mensuplarının, devlet adamlarının ve memurların bakış açılarından ele aldılar".
Georgy Mamuliya'ya göre Britanya İmparatorluğu, Fransa, İran, Avusturya-Macaristan, Hollanda, ve nihayet Osmanlı İmparatorluğu da dahil olmak üzere o zamanın diğer büyük güçleri Çerkesya'daki olaylara ( Rusya'dan çn. ) daha az ilgi göstermediler.
Sonuç olarak, adı geçen devletlerin arşivlerinde, Çerkesya hakkında, bugün sadece Rusya'da değil, Batı tarihçiliğinde de neredeyse bilinmeyen zengin bir dizi malzeme ve belge birikti.
Bu nedenle, bu projenin amacı, 19. yüzyılda uzun bir süre Doğu Sorunu'nun önemli bir parçası olan Çerkesya, Çerkesler ve Çerkes meselesi hakkında ellerinde bilgi olan tüm ülkelerin arşivlerinden belge ve materyallerin kapsamlı bir incelemesi ve bilimsel olarak yayınlanmasıdır.
Mamulia'ya göre, o zamanın büyük güçlerinin arşiv belgeleri ve materyalleri üzerinde bilimsel ve eleştirel çalışma yapılmadan, bu konunun kapsamlı bir şekilde incelenmesinin imkansızdır.
Çerkeslerin Kuzeybatı Kafkasya'nın Karadeniz sahillerinde yaşıyor olmaları ve Çerkesya'nın son derece elverişli coğrafi konumu, büyük Avrupalı güçlerin ile Osmanlı İmparatorluğu'nun resmi ve gayri resmi temsilcilerinin, bu ilke ile, dış dünyadan daha izole bir durumdaki Kuzey-Doğu Kafkasya'nın diğer dağlıları ile olduğundan çok daha yoğun ilişkiler sürdürmelerini mümkün kılmıştır.
Ve Çerkeslerin bir yüzyıl boyunca bağımsızlıklarını korumak için verdikleri mücadele, o dönemin devlet, siyasi ve askeri yetkililerin yakın ilgisini çekmiş, bize tüm Kafkasya ve kısmen de Ortadoğu için vahim olayların paha biçilmez kanıtlarını bırakmıştır.
“Bu nedenle, yabancı ülkelerin arşivlerinde korunan bilgiler, bize, 1760-1870 yılları arasındaki Çerkesya'nın ve tüm Kafkasya'nın tarihini ve o dönemin trajik olaylarını anlamamızı ve yeni bilimsel yaklaşımlar geliştirmemizi mümkün kılacak, şimdiye kadar bilinmeyen bir çok ayrıntı ve veri sunacaktır" diyor, Mamulia.
"Tarih bilimi, kaynak çalışmaları geliştirilmeden, arşivlerde çalışma yapılmadan ve yeni kaynaklar bilimsel dolaşıma sokulmadan gelişemez. Modern Kafkas çalışmalarının sorunlarından biri, yeni arşiv kaynaklarının yavaş gelişmesi ve arşiv çalışması kültürünün azalması" diyor Tarih Bilimleri Adayı, Doç. Dr. Naima Neflyaşeva.
Naima Neflyaşeva'ya göre, 21. yüzyılda, 1970'lerde yayınlanan kaynakları referans alan yazarların eserleri yayınlanmakta.
"Bence bugün, meraklılar tarafından değil, profesyoneller tarafından yapılan büyük kaynak çalışmaları ve projeler çok nadir. Azamat Kumykov'un projesi, bence, Kafkas çalışmalarını yeni bir düzeye taşıyacak. Daha önce bilinmeyen arşiv belgelerini topladı, gölgede kalan kaynaklara ve daha önce bilinmeyen isimlere ulaştı, bilimsel dolaşıma yeni kaynaklar soktu. Bu yayına eşlik edecek yorumların üst düzeyde yapılacağından şüphem yok" diyor, Neflyaşeva.
Fransa arşivlerinden materyaller içeren serinin ilk kitabı 2022'nin sonbaharında yayınlanacak.
Kaynak: KavkazUzel
Çerkesya Hareketi Haber Merkezi