Erivan'da yaşayan, Rusya, Suriye ve Kafkaslar konusunda uzman Kanadalı gazeteci Neil Hauer twitter'dan bir paylaşım yaptı (https://twitter.com/NeilPHauer/status/1338069589364781058).
Hauer, Rusya Federasyonu'nun önümüzdeki 1 yıl içinde Karabağ Ermenilerine vatandaşlık verme sürecine başlayacağını iddia ediyor.
Bildiğimiz gibi, Rusya Federasyonu Ukrayna'nın de fakto "Donetsk Cumhuriyeti"nde yaşayanlara da Rusya vatandaşlığı dağıtıyor. Rusya pasaportu alanların sayısı, şimdiye kadar 1 milyona ulaşmış.
Yani Rusya Federasyonu, sınırları dışında yaşayanlara da Rusya pasaportu veriyor. "Soydaş" oldukları gerekçesi ile veya politik nedenlerle.
Bu durum bizi ilgilendiriyor.
Çünkü Çerkes diasporasının yoğun bir şekilde yaşadığı Suriye'de silahlı çatışmanlar başladığından veri, ancak iki bin kadar Suriyeli Çerkes, tarihi vatanımız Çerkesya'ya geri dönebildi.
Bunların da çoğu, teorik olarak, "soydaş" olmalarına rağmen, hala pasaport alamadı. Çünkü özellikle Çerkesler için vatandaşlık alma süreci son derece zor ve karmaşık. Uygulama, hukuka aykırı.
Hemen hemen hepsi Rusya'da "devlet dili" olan Çerkesçeyi bilmelerine rağmen kendilerinden Rusça bildiklerine dair bir sertifika ve bunun için Rusça sınavına girmeleri isteniyor.
Bu, "Çerkesçe"nin, pratik olarak "devlet dili" olmadığı anlamına gelir. Çerkeslerin de "soydaş" olmadığı...
Uluslararası Çerkes Derneği ( DÇB ) 2 sene önce, Suriyeli Çerkeslerin Donetsk'ten gelen mülteciler gibi basitleştirilmiş Rusya vatandaşlığı almaları için Moskova'ya bir başvuru yapmıştı. Bu konuda bkz: (https://www.kommersant.ru/amp/3844097)
Ama çıka çıka bizim payımıza, Avrupa'nın eğitimli iş gücünü çekmek için dağıttığı "Mavi Kart" benzeri bir şey çıktı. Evet bundan da yararlanalım, ama yetmez! Adil değil... Hatta, birilerinin eline "vatan vatan diyorsunuz, ama işte kimse dönmüyor" deme kozu verdi.
Eğer Hauer'in haberi doğruysa, isteyen Karabağ Ermenilerinin özellikle Kuzey Kafkasya'ya yerleştirilmeleri bile mümkünmüş.
Resmi olarak "Karabağ'dan çok uzak olmamaları"; gayri resmi olarak ise yeni bir "tampon bölge" oluşturmak için...
Suriye Çerkesleri konusunda bir politika belirlemek ve tavır almak için çok geç kalmıştık. Taleplerimizde ısrarlı da olmadık.
Rusya Federasyonu'nun, dışarıda yaşayan Ruslara ve başkalarına sorgusuz sualsiz, şartsız şurtsuz pasaport dağıtırken Çerkeslere "2. Sınıf Soydaş" muamelesi yapmasına, sadece eğitimli Çerkesleri, onu da yine binbir zorluk çıkararak kabul etmesine karşı çıkmalıyız.
Bir politikamız olmalı!
Bakın bir süre önce, Federasyonumuzdan "Çerkes olduğumuza dair bir belge alma" ( Apostilli ) zorunluluğu getirildi. Ama mülki amirler şimdi böyle bir belgeye apostil vurmuyorlarmış.
O günlerde, oturum almayı zorlaştıran bu uygulama konusunda herkesi uyarmıştım. Çünkü Nalchık'ta mahkemede benden böyle bir belge istenmiş, nüfus kütüğünden dedelerimin Çerkes ve göçmen olduklarına dair bir belgeyi de eklediğim halde Kaymakam Reyhanlı Derneği'nin yazdığı dilekçeye apostil vurmamıştı.
Daha önce böyle "apostilli" bir belge istenmiyor, beyan esas alınıyordu. Mesela ben Nalchık'ta oturumumu böyle bir belge olmadan almış ve başvurumun "milliyeti" hanesine benim beyanım yeterli görülerek "Çerkes" yazılmıştı. Şimdi apostilli bir belge lazım.
Bu sorun çözüldü mü, çözülür mü bilmiyorum.
Ama bu defa geç kalmamalı ve Rusya Federasyonu'nun Donetsk halkına ve muhtemelen Karabağ Ermenilerine yönelik politikalarını örnek göstererek çözümler aramalıyız diye düşünüyorum.